Hemşince yazıp çizme meselesi
malum yeni yeni gündemimize geliyor. Bu konuda henüz yeterli olmasa da birçok
şey yazıldı çizildi. Bu çalışmaların önemli bir bölümü Hemşincenin Latin
harfleriyle nasıl yazılacağı ile ilgiliydi. Hemşincenin lehçesi olduğu Ermeni alfabesi
yerine Latin harfleri ile yazılması bugünün tarihsel toplumsal koşullarından
kaynaklanan bir durumdur ve bu yazının konusu değildir. Bu yazıda Latin
harfleri ile yazarken sorun olan bazı seslerin kaynaklarını araştıracağız.
Bu seslerden bir tanesi “a”
sesinin biraz daha yumuşak söylenişi olan sestir. Türkçede “â” sembolü ile
ifade edilen sese benzeyen ama tam olarak da aynı olmayan bir yumuşak “a”
sesidir. Bu sesi verebilmek için eskiden Türkçede kullanıldığı gibi “â”
sembolünü kullanmak gerekip gerekmediği konusunu tartıştık. Sonuç olarak bu
sesin yazıda değil okumada verilmesinde karar kılmıştık. Ancak Hemşince
dersleri için hazırlık yaparken bu sesin geçtiği kelimelerin Ermeniceleri ile
karşılaştığımda bu seslerin “a” sesinden neden farklı çıktığını anladım.
“a” nın yumuşak çıktığı
kelimelerin Ermenice sözlüklerdeki hallerinde “a” dan hemen sonra bir “y” harfi
ve “y” den sonra da sessiz başka bir harf bulunduğunu fark ettim. “a” dan sonra
gelen bu “”y” harfi önündeki “a” yı yumuşatıyor. Birkaç örnekle görelim.
Türkçe al:kırmızı (al yanaklım),
hemşince al: de, da, daha (tun al aye – sen de gel , al inç elloğer? – daha ne
olacaktı? Türkçe ve Hemşince bilenler bu iki ses arasındaki farkı kolaylıkla
anlayacaklardır. Hemşincedeki bu sesi başka bazı kelimelerde de görürüz. Şimdi
bu kelimelere ve Ermenice sözlüklerde yer alış şekline bakalım:
al (de, da, daha) : ayl, as (bu) : ays, asor (bugün) : aysor, an (o) :ayn, at (o, şu)
: ayt, mar (anne ) : mayr, kal (kurt) : kayl.
Daha iyi anlaşılması için
birbirine benzer ama aslında farklı yazılan iki kelimeye bakalım: Biz normalde
Hemşince yazarken ağaç ve uç kelimelerini aynı şekilde, yani “dzar” olarak
yazarız. Oysa bu sözcüklerin telafuzu farklıdır. Bu farkın nereden geldiğine
baktığımızda şunu görürüz. Ermenice sözlüklerde ծառ / dzar: ağaç ve ծայր: dzayr: uç kelimeleri bulunur. Ermenicede iki adet “r” sesi
vardır. dzar: ağaç sözcüğünde vurgulu “r” sesi varken, dzayr: uç kelimesinde
normal “r” vardır. Ayrıca dzayr kelimesinde “a” ile “r” arasında yukarıda
bahsettiğimiz yumuşama etkisini yapan “y” sesi vardır.
Başka bir ses ise Türkçedeki “g” ye benzeyen ama biraz daha gırtlağa yakın
bir “g” olan sestir. Bu sesin farklı bir sembolle yer alması da yazımı
zorlaştıracak bir uygulama olur diye düşünüldü ve bir tane “g” ile yetinildi.
Sözlüklerdeki araştırmalarım bu sesi farklılaştıranın ise önüne gelen “ı” sesi
olduğunu düşünmeme neden oldu. Şimdi bu sesle ilgili örneklere bakalım:
gertam (gidiyorum) : gı ertam. Ermenicede
“gı” eki Hemşincedeki “gu” ekinin gördüğü işlevi görür. yani şimdiki/geniş
zaman ekidir. (Bu arada, Ermenicede “gı” yerine “gu” eki kullanılan fiillerde
bulunur. örn: gu lam(ağlıyorum), gu kam(geliyorum), gu dam(veriyorum).) Bazı
sesli harfle başlayan fiillerde “gı”, “gu” eki fiilin başına “g” olarak gelir.
Örneğin: genim (yapıyorum) : gı enem,
gepim(pişiriyorum) : gı epim. Türkçedeki “güzel” “genç” sözcüklerindeki gibi
çıkmayan bu “g” sesinin bulunduğu kelimelerin ortak özelliği “g”sesinden sonra
gelen “ı” sesinin düşmüş olması ve fiilin “e” sesiyle başlamasıdır. “gı” eki
varmış gibi okunduğunda bahsettiğimiz “g” sesi çıkabilmektedir. Bu “g” sesiyle
karşılaştığımız başka kelimeler de Hemşince kullanımlarında “ı” sesinin “e”
sesine dönüştüğü kelimelerdir. Bunlara birkaç örnek verirsek: genig (kadın) :
gnig (Ermenicede iki sessiz harf arasında birçok kelimede yazılmayan bir “ı”
sesi bulunur.) , gedriç (yiğit) : gdriç, getuş (sağmak) : gtel, gelir (erkek
cinsel organı) : glir, geşeruş (tartmak) : gşrel.
Bütün bu örneklerin gösterdiği
basit gerçek ise şu ki: Ermeniceye bakmadan Hemşinceyi tam anlamıyla anlamak
mümkün değildir.
Gor Dergisi Sayı 5-6 Sonbhar 2016- Bahar 2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder