26 Şubat 2018 Pazartesi

HEMŞİNCE SEÇMELİ DERS OLUR MU?



Olur neden olmasın?  Ya da “gelli inçi elli çi?”

Bundan 20-30 yıl önce okulda, çarşıda, pazarda, radyoda, televizyonda, belediyede, mahkemede doğal olarak hepimizin dili birdi;  Türkçe. Sonra dünya değişti, insan hakları evrensel beyannamesi, hukukun üstünlüğü, ah şu Kürtler,  Avrupa Birliği süreci derken, bir gün baktık ki TRT‘de Kürtçe, Abhazca, Arapça ve Adigece haberler okunuyor. 01.01.2009’da farklı dil ve lehçelerde yayın yapan ilk kanal TRT 6 Kürtçe yayına başladı.  Arada Kürtçe kurs ve sonrasında da  devlet okullarında seçmeli dersler geldi. Şimdi T.C vatandaşları mahkemelerde bile kendi ana dillerinde tercüman isteye biliyorlar. Geçen yıl Artvin Valiliği ilanla Hemşince bilen tercüman bile aradı(1)

Önceden Kürtçe’nin adını dahi telaffuz etmeyenler, kurs, seçmeli ders, TRT Kurdi (TRT 6 in adı 2015 yılda TRT Kurdi olarak değiştirildi) gibi uygulamaların ülkeyi  böleceğini iddia edenler, şimdi de ana dilde eğitimin ülkeyi böleceğini iddia ediyorlar. Ama hayat akıyor.  Bugün özel okullarda Kürtçe temel eğitim dili olarak kullanılabiliyor, kimi belediyelerde davalara konu olsa da çift dilli hizmet veriliyor, yarın daha da ötesini göreceğimizden kuşkunuz olmasın.  GOR’un bu sayısında yer alan ......... başlıklı yazı dünyada ana diller açısından durumu gözler önüne seriyor. Ülkemizde seçmeli ders konusunda bin dereden su getirilirken, daha dünün Makedonya’sında ve Kosova’da Türkçe bölgesel düzeyde resmi dil statüsündedir. (Kosova Cumhuriyeti'nin resmî dilleri Arnavutça ve Sırpça’dır. Bunun yanında, Kosova Anayasası’nda Türkçe, Boşnakça ve Romanca da belediyeler statüsünde resmî dil hüviyetindedir. Bu ek diller içinde Türkçenin birçok belediyede resmiyeti söz konusudur. Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Kosova)

Ana dillerin öğrenilmesi, yada müfredattaki deyimle  “Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerin öğrenilmesi”  konusunda ilk adım,  2002 ve 2003 yıllarında yapılan değişikliklerle (3/8/2002-4771/11 md.) (30/7/2003-4963/23 md.) 2923 sayılı “Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi Kanunu” nun adının  “Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi Hakkında Kanun ” şeklinde değiştirilmesi ile atılmıştır. Bu değişikliklerle ilk olarak özel kurs açılmak suretiyle ülkemizde mevcut ana dillerin öğrenilmesi süreci başlamıştır.
2012 yılında ise Milli Eğitim Bakanlığınca 5, 6, 7 ve 8. sınıflar için Yaşayan Diller ve Lehçeler dersi seçmeli dersler arasına alındı. Bu kapsamda 2012-2013 öğretim yılında ortaokul 5. sınıftan başlamak üzere Kürtçe, Adigece ve Abhazca, seçmeli ders olarak okutulmaya başlandı.
2013-2014 öğrenim yılında Lazca da ortaokul ve imam hatip ortaokullarındaki yaşayan diller ve lehçeler dersinin kapsamına alındı.
Kurallar gereği bir seçmeli ders sınıfının açılabilmesi için en az 10 öğrencinin bu dersi talep etmesi gerekiyor.

2013-2014 eğitim öğretim döneminde  “Yaşayan Diller ve Lehçeler” seçmeli dersine katılan öğrenci sayısı 53 bin olarak gerçekleşirken, MEB’in verilerine göre, 2014-2015 eğitim öğretim yılının ilk döneminde ortaokul ve imam hatip ortaokullarında ‘Yaşayan Diller ve Lehçeler’ dersi kapsamında Kürtçe, Kurmanci, Zazaca, Lazca, Adığece ve Abazaca ile Gürcüce derslerine katılan öğrenci sayısı önceki döneme oranla yüzde 45 artarak 85 bine ulaştı.

PROSEDÜR

Bir dil veya lehçenin “Yaşayan Diller ve Lehçeler” dersi kapsamında seçmeli olarak okutulabilmesi için öncelikle dersin müfredatının hazırlanması ve MEB’in onayından geçmesi, akabinde de o dilin MEB tarafından seçmeli ders kapsamına alınması gerekmektedir. Ders müfredatı ilgili toplum kesimi tarafından içinde akademisyenlerin de bulunduğu bir kurul tarafından hazırlanması gerekmektedir. Lazca, Çerkezce, Kürtçe, dersler için müfredat bu halklara ait dernekler veya eğitimcilerce hazırlandı. Müfredat dışında ders kitapları da yine bu kesimlerce hazırlanmaktadır.

HEMŞİNCE SEÇMELİ DERS İÇİN NE YAPMALI?
Hemşince’nin “yaşayan diller ve lehçeler” dersi kapsamında seçmeli olarak okutulabilmesi için öncelikle içinde akademisyenlerin de bulunduğu bir ekip tarafında Hemşince için ders müfredatı hazırlanarak bunun MEB’nın onayından geçirilmesi, akabinde MEB tarafından Hemşincenin seçmeli ders programına dahil edilmesi, ders kitaplarının hazırlanması ve en önemlisi de toplumda Hemşince’nin seçmeli ders olarak öğrenilmesi doğrultusunda bir talep olması gerekir.

HEMŞİNCE SEÇMELİ DERS KONUSUNDA HEMŞİNLİLER NE DİYOR?

Müfredatın hazırlanması, onayı, ders kitaplarının hazırlanması ve MEB tarafından Hemşince’nin seçmeli ders programına alınması teknik ve idari düzeyde gerçekleştirilmesi gereken adımlardır. Hemşince seçmeli ders talebi ise daha toplumsal bir olgudur. Biz de bu yazı kapsamında, Hemşin toplumunun konuya yaklaşımının ip uçlarını görmek amacıyla, Hemşinlilerin yaşadığı farklı bölgelerden, farklı yaş , cinsiyet, toplumsal ve siyasal kesimden Hemşinlilere; “Hemşinlilerin yaşadıkları bölgelerde talep olması halinde okullarda Hemşin’cenin seçmeli ders olarak  öğretilmesini nasıl karşıladıklarını?” sorduk.
İşte görüştüğümüz kişilerin Hemşince seçmeli ders konusuna yaklaşımı.

Ardeşen / Oce köyü

Ayşe Alyıldız (56- emekli öğpretmen): Dil var olan bir şeydir kültürel açıdan da bakıldığında yok olmaması gerekir. İsteyen kişilerinde öğrenebilmesi için Hemşimce seçmeli ders olarak okullarda okutulabilir.

Zafer Alptekin (53 -emekli çay eksperi): Hemşince seçmeli ders olarak okutulsun öğrenmek isteyen öğrensin var olan bir kültür olarak yok olmasın kayıtlara geçsin en azından.

Ramazan Akman (30- öğretmen): Hemşince kaybolmaya yüz tutmuş sahiplenilmezse unutulacak bir dil. o nedenle talep olduğu takdirde okutulup öğretilmesi,öğrenilmesi gerekir.
Oce köyünde Hemşince’nin seçmeli ders olarak da olsa programa alınmasına karşı çıkanlar da olmuş, isimlerinin belirtilmesini istememişler, bu tür uygulamaların ülkeye ve topluma bir yarar sağlamayacağı hatta zarar vereceği düşüncesini ifade etmişlerdir.

Hopa
Dursun Vayıç (74): Ayrılıklara çomak sokar. Cevap yok.

Nurettin Gülcihan (57): Ötekilerle bağ varsa olmasın, Yoksa olması iyidir, dilimiz unutulmaz.

Necmettin Akbıyık (58): Seçmeli ders olsun, yorum yok.

Şahindar Vayiç (67) : Verilmesin verilmesinin bir önemi yok.

Fatma Yazıcı (45): Verilsin, Dil öğrenmek iyidir.

Borçka/Bağlivan (Beğlivan)

Erkan Erkin Topal ( 25- İstanbul’da yaşıyor): Olmalıdır. Hemşincenin yok olmaması ve gençlerinde kendi ana dillerini akıcı bir şekilde konuşabilmesi noktasında bence çok önemli bir çalışma olur. Ancak sadece seçmeli ders olarak kalmamalı ve eğitim öğretim sürecinin her anına yayılarak kapsamlı bir şekilde verilmelidir.

Musa Mutlu Yılmaz (21 - Öğrenci): Olmalıdır. Hemşince eğitimin konuşmadan ziyade yazma noktasında bence önemi daha büyük çünkü şuanda birçok arkadaşımız sosyal medyanında getirileri ile Hemşince yazıyor ancak gençlerin ve orta yaş üstünün büyük çoğunluğu Hemşince yazarak kendini ifade edemiyor semboller çok dağınık seçmeli dersler bir nebze olsun bu dağınıklığa da en temelden bir fayda sağlayabilir.

Sakarya/Kocaali/Kocaeli

Cemal Akbıyık ( 65 - Emekli, Çiftçi) : Keşke mümkün olsa..Bu talebi kesinlikle desteklerim..

Ercan Girgin  (55 - Esnaf, Çiftçi) : Çok zor.  Bunun çeşitli nedenleri var.  Artık millet bir yerde, bir arada yaşamıyor şehirlerde yaşıyor. Çocukların Hemşince öğrenmesini tabiî ki isterim. Kim istemez ki?

Osman Tank ( 63 - Emekli Çiftçi): Geç bile kaldık, artık evlerde bile Hemşin’ce konuşulmuyor. 
Bu dili yaşatmak lazım.. Bu kararı. talebi destekliyorum..

Cengiz Tank (49 - Sakarya Hemşinliler Derneği Onursal  Başkanı) : Osman abiye katılıyorum,  Çocuklarımız dillerini kültürlerini öğrenmeliler..

Ramazan Serhoş (33 - Dernek yöneticisi, İşçi ve Çiftçi): Neden olmasın bizim neyimiz eksik. 
Böyle bir çalışma olmasından ancak mutlu olurum..

Havva Sarı (78 - 10 Çocuk Annesi , kültür taşıyıcısı):  Ne güzel, öğretmen çocuklara  Hemşin’ce soru soracak; “Tun um dağaes? Dars tatigus ta? Hekuts hekvan dafternoud puteneğom.” 

Hanife Serhoş (76- 4 Çocuk Annesi, kültür taşıyıcısı ):  An pane vov enoğa? Güzel olur ..

Harun Akbıyık (45-Memur-Çiftçi):  Gayet güzel olur. Buna ancak sevinilir. Destekliyorum..


Muhammet Sarıbaş ( 58-Çiftçi, Emekli) :
-Olmaz.
-Neden olmaz?
-Hemşincede alfabe sorunu ve konuşma ile yazma arasında eksikliği hissedilen harf sorunu var.          O nedenle olmaz.
- Bu sorunlar giderilse olur mu, olmasını ister misin?
-Kim giderecek?
-Bu konular, Alfabe konusunda çalışma yapan insanlar var.
-Neye göre çalışıyorlar?
 -Dünyada alfabe oluşturulması için belli başlı standartlar var.  Bu standartlara sadık kalarak Hemşince alfabe çalışması yapan ve öneren insanlar var.
-Hemşinceye sadık kalarak nasıl olacak?
 -Her dilin alfabesi ilk oluşturulurken belli başlı zorluklar yaşanmış. Bizde de yaşanacak. Bütün sorunlar hal olursa alfabe vs. Devletin okullarında talep olması halinde Çocuklara ders verilmesini, Hemşin’ce öğretilmesini nasıl karşılarsın?
-Herkesin kabulleneceği bir alfabe olduktan sonra neden olmasın. Desteklerim okullarda çocukların dillerini öğrenmelerini.
-Bu görüşlerini elindeki derginin yeni çıkacak sayısında yayınlayacağız. Müsaade var mı?
- Yayınlayın..
-Teşekkür ederiz.


Hikmet Akçiçek
Halktan görüş soranlar
İsrafil Akman, Yusuf Vayiç,  Şerif Sarı, Efrayim Yılmaz

Gor Dergisi Sayı 3 Sonbahar 2015

Kaynakça
-          2923 sayılı yabancı dil eğitimi ve öğretimi ile Türk vatandaşlarının farklı dil ve lehçelerinin öğrenilmesi hakkında kanun





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder